tiny : minik
universe : evren
Milky Way : samanyolu
pen’s tip : kalemin ucu
smaller : daha küçük
Let’s look closer to our Solar System.: Güneş Sistemimize daha yakından bakalım.
tip : tüyo , tavsiye
My Very Easy Method Just Speeds Up Names.: Çok Kolay Metodum Sadece İsimleri Hızlandırıyor.
SAYFA - 121
gravity : yer çekimi
to observe : gözlemlemek
orbit : yörünge
space shuttle : uzay mekiği
satellite : uydu
SAYFA - 122
Do you know anything : Bir şey biliyor musun
Our Small Neighbours : Küçük Komşularımız
But there are also “Dwarf Planets” : Ama aynı zamanda “Cüce Gezegenler” de var.
comet : kuyruklu yıldız
they share their orbit : yörüngelerini paylaşıyorlar
The most well-known dwarf planet is Pluto.: En iyi bilinen cüce gezegen Pluto'dur.
we knew Pluto as the smallest planet in our solar system : Pluto'yu güneş sistemimizdeki en küçük gezegen olarak biliyorduk.
International Astronomical Union : Uluslararası Astronomi Birliği
status : durum
A day on Pluto is much longer than a day on Earth (153 hours) : Pluto'daki bir gün Dünyadaki bir günden çok daha uzundur (153 saat)
just a little smaller : sadece biraz daha küçük
farther : daha uzağa , öteye
There are three other dwarf planets: Başka üç cüce gezegen var;
Haumea is one of the fastest objects in our solar system.: Haumea, güneş sistemimizdeki en hızlı nesnelerden biridir.
closest : en yakın
Makemake is discovered in 2005 and Ceres is the closest dwarf planet to Earth.: Makemake 2005 yılında keşfedildi ve Ceres, Dünya'ya en yakın cüce gezegeni.
SAYFA - 123
mistake : hata
Label the dwarf planets : Cüce gezegenleri etiketleyin
least : en az
write at least three scientifc information : en az üç bilimsel bilgi yazın
about them from the text : onların hakkında metinden
SAYFA - 124
as space tourist : uzay turisti olarak
enough : yeterli , kafi
Imagine that you have enough money to become a space tourist : Uzay turisti olmak için yeterli paranız olduğunu hayal edin
SAYFA - 125
compare : karşılaştırı , kıyaslayın
Size : Boyut
Distance : Mesafe
Mass : kütle
SAYFA - 126
Discuss as a class : Sınıf olarak tartış
How many parts does a comet have? : Bir kuyruklu yıldızın kaç bölümü var?
People thought that a comet meant bad news : İnsanlar bir kuyruklu yıldızın kötü haber anlamına geldiğini düşünüyorlardı.
meant : kasdetmek , anlamına gelmek
they are just snowballs of frozen gases, rocks and dust : onlar sadece donmuş gazların, kayaların ve tozun kartopu
dust : toz
Nucleus is the head :Çekirdek başı
Nucleus : çekirdek , atom çekirdeği
Coma covers the nucleus.: Koma çekirdeği kaplar.
cover : kaplamak , sarmak
The third part is Hydrogen Cloud.: Üçüncü bölüm, Hidrojen Bulutu'dur.
The mission was to orbit and land on a come : Misyonu bir yörüngede dönüp karaya oturmaktı
Rosetta launched : Rosetta başlatıldı
It was the first spacecraft to orbit a comet : Bir kuyruklu yıldızın yörüngesini alan ilk uzay aracıydı.
It was the first time to land on a comet : .Bir kuyrukluyıldıza ilk iniş yaptı.
to land : indirmek , karaya çıkmak
SAYFA - 127
data : veri , bilgi
slept for 7 months. : 7 ay boyunca uyudu
It charged itself with solar energy : Güneş enerjisi ile kendini şarj etti.
we could see a comet much more closer : bir kuyruklu yıldızın çok daha yakını görebildik
past : geçmiş
What are there in a comet? : Bir kuyruklu yıldızın içinde ne var?
How long did Rosetta travel from Earth to 67P?: Rosetta Dünya'dan 67P'ye ne kadar yolculuk yaptı?
How long : ne kadar , uzun
report : bildiri
SAYFA - 128
efects of zero gravity on body : sıfır yerçekiminin vücuda etkileri
sense : duyu
taste : tat
SAYFA - 129
mysterious : gizemli
all we have.: sahip olduğumuz her şey.
There are some more neighbours of us : Biraz daha komşumuz var
Learning more about them is fun : Onlar hakkında daha fazla şey öğrenmek eğlencelidir
They also orbit the Sun : onlar ayrıca yörüngesindedirler güneşin
soon : yakında
harder for us : bizim için daha zor
SAYFA - 130
fact : gerçek ,olgu , eylem
general truths : genel gerçekler , hakikat
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder